31 Ağustos 2015 Pazartesi

Futbola İlham Verenler

Futbol; kökeni milattan önce 300'lere kadar uzanan ve yine o yıllarda insanoğlunu bir başına bırakmayan Çinliler karşımıza çıkıyor. Çinliler adına "cujuya" demişlerdi. Onları takiben komşuları Japonya atağa geçerek "kemari" adında biraz futboldan uzaklaşarak, savunmadan uzak bir spor olarak oynandı.
Futbolun asıl ilk çıkışını İngilizler yapmıştır. Modern futbolun yapı taşlarını döşerken günümüzde bile her geçen gün biraz daha nasıl yukarı çıkarırız düşünce tarzıyla bir adım önde olmanın sırrını paylaşıyorlar.

Futbolun mihenk taşını oluşturan İngilizler profesyonel adımı "Futbol Birliğini" (The Football Association, FA) kurarak yaptılar. Buradan yola çıkarak FA Cup'ın da oluşumunu hazırladılar. Böylece kelebek etkisi misali dünyaya yayılmış oldu pür dikkat izlenen futbol. 
Çığ gibi büyüyen ve yayılan eşsiz spor beraberinde paraların, oyuncuların, takımların konuşulduğu platform şeklini aldı. 
Mecburiyetten futbolcu olanlar, doğuştan yetenekliler, Arapların/Rusların satın almak için yarıştığı takımlar  ve dahası...
Hep futbolu veya futbolcuyu dillendiriyoruz ama takımların eli-kolu olan taraftarlar bunun neresinde? Futbolu futbol yapanda taraftarın gür sesi değil midir? Hatta taraftarlarının meşhurluğu takımın ününden daha çok önüne geçen fanatik gruplar var.

Taraftar zihniyeti hiç olmadığı kadar farklılık gösterir. Deşarj olmaya gelen, maçın bilet parasını denkleştirmek için hesap-kitap yapan, fanatik taraftarın gün saydığı ve bu örneklerin sayısının arttığı sporun neden taraftarların daha az söz sahibi olduğunu anlamak zor.

Hazır İngiltere ve taraftarlardan söz açılmışken konuya dalış yapmak istiyorum. İngiltere'nin güneyi Portsmouth şehrinin takımı olan Portsmouth FC taraftarı ister futbolu sevin ya da sevmeyin "ders, ilham veren" davranışlarıyla futbolun nasıl ileriye taşındığının örneği.

  
Takımların başı dertten kurtulmayan sıkıntıları "borç batağı"! En ünlü ve kazanan takımında aynı disiplinsizliklere dolanıp kapıldıkları bataklık. 
Portsmouth kulübünün de aynı dertten başı muzdarip olunca, uzun yıllar mahkeme kapılarını aşındırdılar. Artık takımı kapatma kararı alan yöneticilerin bu tutumuna karşılık taraftar dur demesini tavırlarıyla göstereceklerdi.

Kafa kafaya veren Portsmouth taraftarı borçların (2 milyon sterlin) tamamiyle kapanabilmesi için kesin bir çözüm üretirler. Yardım gecesi düzenleyerek takımın hukuk mücadelesi yerine sadece oynayacakları futbola odaklanmasını sağlarlar.

Takım olarak ne kadar keşmekeşin içinden kurtulsalar da eski günlerini yine arar oldular, bu sefer para yüzünden olmasa da! Alt kümede (The League 2) mücadelesini sürdüren bir mavi ordu ( The Blue Army takma adıyla) ismiyle anılarak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.