5 Şubat 2016 Cuma

Kerber mi, Kerbela mı?

Kuzey Kore liderinin monarşisine karşı gelmekti onun zaferi. Manşetlere bakıldığında "Serena'yı devirdi", "şampiyonun sonu mu?" gibi benzetmelere yakıştırmalar yapılmaya başlandı. Evet, evet Serena Williams! Steffi Graf'ın 22 grand slam şampiyonluğuna ortak olmayı başaramadı. Henüz başaramadı. Aynı zamanda Williams'a bilenen yeni ismin aramıza katılması da hoşça karşılandı.
Çünkü tenis dünyası Djokovic, Serena hegomanyasından oldukça sıkılmış durumda.

Daha ilginç bir ironi var bu üçlemenin içinde. Serena Williams Alman Steffi Graf'ın şampiyonluğuna yetişmeye ramak kalmışken bir başka Alman tarafından set çekildi. Tıpkı Graf'ın tenise başlangıcı gibi neredeyse bebeklik dönemine denk gelen bir kariyer teatralini bize sunmaya başlar.
3 yaşında tenise elini kaptırmış Kerber 2016 yılına kadar grand slam kazanamamış olmasına rağmen bu onu başarısız yapmamıştır elbet! Bilakis tarihler 2012'yi gösterdiğinde dünya beşinciliğine kadar yükselmiş.


Başarılar için illa kupalar, madalyalar "şart" değil diyor esasında.Onu taçlandıran bir araçtan başka bir şey olamaz... 
Aksi takdirde Djokovic'e olan soğukkanlılığımızı açıklayamaz. Avustralya Açık Tenis turnuvasının Melbourne'deki finalin adı Angelique Kerber - Serena Williams olarak tarihe not düşülürken, yalnız bu ikilinin geçeceğini zannediyorsanız yanılıyorsunuz! Hiç şüphesiz herkesin favorisi Williams'tı. 
46 basit hata, 6 çift hata Kerber'i zafer yolculuğunu epey kolaylaştırdı. Tek sebepler bunlarda değildi. 
Psikolojik ve konsantrasyon açısından hazırlanıp gelen taraftı aynı zamanda. 

6-3, 4-6 ve 6-4'lük oyunlarla ilk grand slam şampiyonluğunu elde etmiş oldu. Sol elini çoğu tenisçiye göre üstün bir oyunla kullanan Kerber'in silahı Williams'a ustalıkla işledi. Bir de dahice oynanan efsane final seti, Avustralya Kıta'sında damgasını vurdu. Kerber kendi servis oyununu almakla kalmayıp, Serena'nın servisini de kırmayı başardı. Güvenini de!

Yılların tecrübesi ve efsanesi çok çabuk toparlanarak durumu beraberliğe getirdi. Mücadeleyi bırakmayan Kerber; her iki oyuncunun yorgunluk belirtileri sonucunda havlu atanın kaybedeceği bir maça dönüşüverdi. Aynı zamanda unutulmaz finaller arasına girmeyi başaran bir maç olarak da. 
Örnek bir davranışı da dakikalarca Kerber'e sarılarak kutlayan Williams'tan geldi. Sanırım Kerber'in ilk grand slam'i kazanmasından daha çok Serena Williams'ı eleyerek kupayı kaldırması daha uzun sürecek gibi. 
Dünya 6 numarası olarak uyanan Kerber hafta başı itibariyle 2 numaraya yükselecek. Kerber'in  bu mücadelesi bu yıl yeni grand slam sürprizlerine tanık olacağız demek...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.